"Şekil’de görüldüğü gibi kurumsallaşma “#Venturiyolu”
modelimizi Koç Grubu için uyarladık. Venturi yolunun sağ tarafında
yaptığımız etiketlemelerle grubun kuruluşundan itibaren
tarihsel sıralama ile aşamalardaki önemli gelişmelerini sıraladık."
Koç grubu için venturi yolunda bulunan dar boğazın en etkili
olduğu yıllar 1990’lı yıllardır. Doksanlı yılların başında ikinci
kuşak icranın başında ve yönetim kurulu başkanıdır. Türkiye’de
Nisan 1994 yılında yaşanan ekonomik kriz tüm işletmeler gibi
Koç Grubu’nu da etkilemiştir. 1996 yılında grubun kurucusu
ve onursal başkanı Vehbi Koç vefat etmiştir. 1999 yılında
Türkiye’de yaşanan iki büyük deprem felaketi ülkeyi etkilediği
gibi Koç Grubu’na ait bazı işletmeleri de etkilemiştir. Türkiye
Avrupa Birliği ile yaptığı anlaşma ile gümrük birliğine 1996
yılında girmişti. Gümrük birliğine girmeden önce tüm Türk
işletmeleri bunun etkisini gözden geçirmiş ve kendilerince
tedbirler almışlardı. Koç Grubu içinde de gümrük birliği ile
yabancı markaların iç pazara girmeleri sonrası, fiyat ve kalite
olarak nasıl rekabet edileceği konusu doksanlı yılların başından
itibaren tartışılmıştır. Bu aşamada gruba ait rekabet edemeyecek
işletmelerin satılması da gündeme gelmişti. Grubun basiretli ve
tecrübeli yöneticilerinin yönlendirmesi ve sorumluluk almaları
ile satış yerine başka çözüm bulunmuştur. Gümrük birliği öncesi
yabancı markalarla mücadele etmek için işletmelerde Ar-Ge
bölümleri doksanlı yılların başından itibaren kurulmuştur. Ar-
Ge faaliyetlerine yapılan yatırımlar 2000’li yıllarda meyvelerini
vermiş ve grubun ihracat hacminin artmasını sağlamıştır.
Koç Grubu’nda kurumsallaşma açısından karışıklığın bitmesi ve darboğazdan çıkış süreci 2000’li yılların başından itibaren olmuştur. Özellikle Mustafa Koç’un çabaları ile kurumsallaşma ve profesyonelleşmede ki son kalan eksikliklerde giderilmiştir.
Daha yönetim kurulu başkanı olmadan, babası Rahmi Koç’tan
Amerikalı bir aile işletmesi danışmanından destek alınması
konusunda onay almış ve bu konuda çalışmıştır. Danışmanın
önerisi ile Amerika’da liderlik ve finansman ile ilgili özel kurslara
iştirak etmiştir. Yönetim kurulu başkanı olarak atandıktan
sonra 2010 yılında kurumsallaşma ile ilgili verdiği bir röportajda;
“Mümkün olduğu kadar daha çok profesyonellerin işin
başında olmasını, en uygun pozisyona en iyi yöneticiyi getirmek
istiyoruz. Amacımız şirket değerini en yüksek oranda tutmak.
O bakımdan işin içine aile fertleri girince bu işi en iyi şekilde
yapmanın zor olduğu kanaatine vardık. Onlar (aile üyeleri)
istiyorlarsa kendilerine ait işleri kurarlar, ama şirket içinde çalışmamaları
gibi ortak bir prensip kararı var.” şeklinde demeç
vermiştir. İcrada kalan son aile üyesi, üçüncü nesil en küçük
kardeş Ali Koç 2010 yılında icradan çekilmiştir. Bu tarihte Ali
Koç son icra görevi olan “Kurumsal İletişim ve Bilgi Grubu
Başkan”lığı görevinden ayrılıp sadece yönetim kurulu üyeliği
görevine devam etmiştir. Kalan kurumsallaşma aşamaları bu
tarihten sonra çok daha hızlı bir şekilde tamamlanmıştır.
Kitapta anlattığımız şekliyle, işletmelerin kuruluşundan başlayarak sekiz aşamada ulaştıkları kurumsal, olgun ve uluslararası olma sürecinin tamamlanması, Koç Grubu için Mustafa Koç’un yönetim kurulu başkanlığının son döneminde olmuştur.
Yani işletmenin kuruluşu olan 1926 yılı ile 2016 yılı arası 90 yıllık
bir dönemde, kurumsallaşma gerçek manada tamamlanmış
oldu. Bu süre uzun gibi görünse de Türkiye’de tam anlamı ile
kurumsallaşmasını tamamlayan en büyük, en eski ve en global
grup olması muhteşem bir örnek oluşturmuştur. Çünkü grubun
önünde Türkiye’de örnek alacağı kendisinden önce kurulmuş,
kurumsallaşmış, olgunlaşmış ve uluslararası bir işletme yoktur.
Bu örnek bundan sonra bu yolu takip edecek işletmelere model
olacak ve onların bu yolu çok daha kısa zamanda almalarını
sağlayacaktır.
Kurumsallaşmanın ve profesyonelleşmenin üçüncü kuşak
tarafından tamamlanması sonrasında, gruba bağlı markalar ve
işletmeler, dünya üzerinde bütün kıtalarda üretim, satış ve hizmet
süreçlerini icra eder hale gelmiştir. Böylece Türkiye’nin en
eski, en büyük, kurumsal, olgun ve uluslararası işletmesi “Koç
Holding” olmuştur. İşletmenin kurucusu Vehbi Koç’un söylediği
“En önemli sermayemiz, insan kaynağımızdır” sözüne uygun
olarak işletme kendi içinden yetenekli ve başarılı CEO’larını
yetiştirmeyi başarıyor. Gruba 2015 yılında #CEO olarak atanan
“Levent Çakıroğlu”nun başarılı yönetimi sayesinde, görevindeyken
vefat eden yönetim kurulu başkanı #MustafaKoç sonrası,
problemsiz bir şekilde grup büyümesine uluslararası seviyede
devam ediyor. Artık grup kurumsallaşma venturi yolundan
çıkmış uluslararası geniş otoyolda yol almaktadır.
Comments